Akit gazetesi yazarı Halil Kışlacık, “Ah Milli Görüş, ah!” başlıklı yazısında Saadet Partisi ve Milli Gazete’yi eleştirdi.
Kışlacık şunları yazdı:
Dünyada, İsrail’e en büyük tepkiyi gösteren, hangi ülkenin hükümeti?
Türkiye’nin…
En yüksek sesle İsrail zulmüne karşı çıkan devlet başkanı kim?
Recep Tayyip Erdoğan…
Dışişleri Bakanı çıkıp da “Gazze’de şu anda güç kullanımına dayalı bir kuşatma var. Şimdi kuşatmayı kırmak için diplomatik yollara başvuruyoruz, bu yollar işe yaramazsa başka yollar da var” diyebilen ve bunu dediğinde ciddiye alınabilen Türkiye’den başka ülke var mı?
•
Peki Milli Görüş’çü olduğu iddiasındaki ağabeylerimiz ne diyor?
Mesela Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu; “Bizi yönetenlerin hali bizi daha fazla yaralıyor. İktidar, kendi üzerine düşen hiçbir etkili adımı atmıyor. İslam alemi acziyet içine düştü, Türkiye sınıfta kaldı” diyor…
Milli Gazete’nin yazarları, “Türkiye’nin Filistin’le İmtihanı” diye başlık atıp, “Türkiye olarak işgalci, çete; katliam ve soykırım yapan terörist yapının işbirlikçileriyle anılmak ne büyük zillettir! Mazlumların yanında olduğumuzu netleştirmeliyiz” diyor.
Hani istiyoruz ki inanalım, “Erdoğan da cevvali var” diyelim, yarınımızdan umutlanalım.
Ama ne mümkün…
Kafamızın ortasında mıh gibi bir soru: “İsrail’le bunca uğraşan Erdoğan’ı yetersizlikle suçlayıp saldıran adamlarda samimiyet olsa, Hamas’a ‘Terörist’ diyen Özgür Özel’e ne yapmaları lazım?”
Bize vermeyin cevabını, kendinize verin.
İçinizdeki samimi Müslümanlara verin.
Verebiliyorsanız tabii…
•
Kusura bakmayın, siz, CHP’li Yıldırım Kaya’nın bütün Müslümanlar derneklerine attığı “tecavüzcü” iftirasına, “Bizim AGD’yi ayırsın, kalanı bizi ilgilendirmez” dediğiniz gün kaybettiniz samimiyet testini…
Gazetenizin köşelerinde “Türkiye’de Müslümanlar yolsuzluğa tepki göstermiyor” yazıldığı gün kaybettiniz…
O zaman genel seçimler yaklaşıyordu, bir başkan yardımcılığıyla beş on vekil koltuğu için düştünüz o zillete.
Bugün de belki bir iki ilin, olmadı beldenin belediyesi için düşüyorsunuz.
Hani Ahmet Davutoğlu’na, Ali Babacan’a baktığım nazarla bakacağım, “Ne haliniz varsa görün, beter olun” diyeceğim ama…
Arada rahmetli Erbakan Hoca’nın hatrı, göğsümü gere gere “Milli Görüş’çüyüm” dediğim gençlik yıllarımın hatırası var…